17 Ocak 2010 Pazar

Kültür Başkenti!

İstanbul'dan böyle salak saçma şeyler yüzünden nefret ediyorum. O kadar boşa para harcanıyor ki, bunlar ile şimdiye kadar tüm IMF borçlarımız ödemiş olurduk. Her yıl kaldırım taşı değiştiren hangi kek ülke var! Ataköy'e Olimpiyat Kompleksi yapıp, Olimpiyatlara giremeyen ve yaptığı şeyi ne yapacağını bilemeyen başka hangi aptal ülke var! Üs geçit köprüleri demirden di, beğenmediler, yanları camlı, köşeleri kale görünümlü yaptılar, camları düştü ya da kırdılar çoğunu; yetmedi köprüler çürüdü bir yıl dolmadan... İstanbul'u ona hazırladık, yok buna hazırladık, yok şu oldu, yok bu oldu... ABD ne derse o oluyor. Obama geldi, trafik kapalı. O gelir bu kapalı... Tabii ki saygıdan, başka neden olacak... Şimdi E-5 üzerinde Avcılar, Bakırköy arası üst geçit köprülerinde bez afiş reklamları var. Yok biz şünları yaptık, yok biz çalışıyoruz yatmıyoruz, yok şöyle yok böyle... Küçükçekmece Belediye'nin sanırım 3 yıl oluyor hala bitirmeye çalıştığı bir yol kenarı Nikah sarayı var. O kadar popüler bir başkanları var ki, Havaalanı karşında her daim başka bir reklamı bulunuyor. Yok tebrik, yok biz çalışıyoruz, yok şu bu... Evet o reklam panosu çalışıyor da, arka taraftaki Küçükçekmece'den neden kimsenin haberi yok, varoş bölge kalıyor? Oranın gözünün üstünde kaş mı var! Tutturmuşlar bir Kültür Başkenti, ağzımı bozup şeyimin başkenti diycem artık. Kültür için ne yaptınız da Kültür, kültür deyip bu kelimeyi de bayağılaştırıp, anlamsızlaştırıyorsunuz? Sokaklar çöp içinde, akşam trafik saatinde göstermelik çöp kamyonları çöp topluyor... Sokaktaki vatandaş yere tükürüyor, kimse yokken içip içip biralarını yolda, sokaklara işiyor... Kimse yokken, hırsız gelip paranı gasp ediyor... En vahimi solda giderken bir seni arkadan vuruyor. Dahası var mı! Sonra ara dur katilini... Ara ki bulaşın... Millet kendini, komşusunu, karşı köyden osunu busunu dinliyor... Ülke birbirini dinlemekten, ruhu duymuyor; kültür başkenti bizin deip ağzına biraz bal çalıyorlar, hadi bakalım... Mercedeslerinin açı tabii ki kültür dolu, milletin vergisi tabii ki kültür dolu, ama hani sizin kültürünüz; hani vaadleriniz? Aslında sizleri de o her yıl değiştirdiğiniz kaldırım taşları gibi değiştirmeli ki, kültürünüz bol olsun... En azından geldiniz yeri unutmamış olursunuz...

Blade Runner 2049

yazıyı buraya yazma: 14 Mayıs 2018. / son düzeltme: 29 Mayıs 2018. Uyarı: -- Yazı sonunda küfür var. -- Sürpriz bozucu detay, sanırım yo...