7 Kasım 2013 Perşembe

James Bond filmleri (11-20)


11- MOONRAKER (1979)
  • Die Another Day’de olan (müzik vidyosu) cam kabinler önünde kılıç ile dövüşme sahnesi var.
  • James Bond’un kızları gene ölüyor.
  • İlk kez kötü karakter bir sonraki filme kalıyor. (devam ediyor)
  • Tasarım, yönetim güzel. Kamera yaklaşımı ve detayları verme kısmı iyi.
  • James Bond biraz yaşlı, yorgun daha kare suratlı duruyor.
  • 7-Up, Seiko, Malbora reklamı var bol bol.
  • Su da kovalama sahneleri
  • Kız takımı var.
  • Telefirik ile sahneler var (daha önce Majestelerinin Hizmetinde filminde vardı)
  • İlk kez kötü adam Jaws iyi tarafa geçiyor.
  • Bond, her fırsatta uzun uzun öpüşerek, uzun uzun tekrar yapıyor.
  • Uzay sahneleri maket olduğu belli. Uzay modül tasarımı 2001: Uzay Macerası konseptinde.
  • Kadın oyuncu tatlı, hoş. Michelle Phiepher’i hatırlattı.
  • Madonna - Die Another Day video klibinde kullanılan koreografi olan eşyalar ile dolu cam raflar arasında kılıç düellosu yapan beyaz ve siyah karakter “Moonraker” filminden esinlenilmiş.
  • Eski filmlerden alıntı/ yeniden kullanım olarak benzer sahneler var. bu da senaryo sıkıntısı çektiklerini gösteriyor.
  • Ama araya sıkıştırma bir film olmasına rağmen ben basit, kötü bir film beklerken tersi olarak iyi bir James Bond filmi olmuş.
  • Oscar adayı oluyor - En iyi Görsel Efekt dalında.
  • Ayrıca 1995 yılına kadar en çok hasılat yapan James Bond filmi olmuş.



12- FOR YOUR EYES ONLY (1981)


  • Bu film hakkında yorum yazmamışım. Ya da notumu bulamadım. Ama aklıma gelen akla zarar film şarkısını düşündükçe bir şey yazmaya da gerek yok.



13- OCTOPUSSY (1983)
  • Oldukça saçma bir film. En zayıf James Bond filmlerinden.
  • Octopussy karakteri zayıf. Film boyunca hikaye sıkıcı ilerliyor. Asıl kadın (uzun sarı saçlı olan) var iken; başka bir kadın (Octopussy karakteri) asıl role geçiyor.
  • Ahtapot hikayesi de çok saçma. Eski James Bond filmlerinden (Goldfinger, Dr. No ve The Spy Who Loved Me) alıntılar var.
  • Roger Moore artık sıkılmış ya da James Bond olamayacak kadar yorgun.
  • Şarkısı da kötü.
  • Yüzen timsah görünümlü saklanma yeri güzel bir bakış.



14- A VIEW TO A KILL (1985)
  • Şarkısı disko tarzında. Pastel renkler ile neon efektli erotizim kokan bir açılış jeneriği olmuş.
  • James Bond'un bitmek bilmeyen kayak sevdası güldürdü.
  • James Bond'un gözleri çok açılıyor!
  • Grace Jones var.
  • Filmin kötü kahramanı Zorin ve May Day.
  • Filmin ismi, Golden Gate Köprüsü üstünden zeplin ile gezerken Zorin ve May Day tarafından söyleniyor: "Öldürmek için ne güzel manzara..."
  • Filmin sonuna doğru biraz hareketlenme oluyor.
  • Yine salak bir polis var. Ama bu daha modern.
  • İtfaye aracı ile kovalama sahnesi var.
  • Filmde ABBA grubundan fırlamış 80'ler modeli saçları ile bir kadın var. Hayatta kalma atraksiyonları biraz yavaş.
  • Sürekli "James !!!" diye bağırması komik.
  • Yine yer altı mağaraları, orda çalışan adamlar var.
  • At yetiştiriciliğinden çip üretme konusuna geçiş var. Hikaye iyi olmamış.
  • Christopher Walken'in daha önce Batman Returns'te de benzer bir rolde izledim. Hal ve hareketleri bana hep onu hatırlattı. Yıllar sonra kendini Batman Returns'te tekrarlamış, paraları cebe atmış.
  • Rush Hour 3 filminde de Eiffel Kulesi'nde dövüş, asansör ile kuleden atlama sahneleri vardı. Çok yıl öncesinde, bu filmde Eiffel Kulesine benzemeyen bir yapıda May Day ve James Bond birbirini kovalıyor.
  • James Bond'umuz niye/ neden/ niçin ise her yüzünü gösterdiğinde kamera gözleri fal taşı gibi açık görünüyor. Şaşırdığı zaman ise daha da korkunç açılıyor gözleri. Şaşırmaktan çok insanda açıma ve miğde bulandırıcı bir his oluşturuyor.
  • Yüzü ve boynu sarkmış; bu hali ile yaşlandığı iyice belli oluyor.
  • Ama nedense her bulduğu kadın ile sonunda o bitip tükenmeyen öpüşmeleri yapıyor.
  • İlk kez bu filmde sevişmeye başlayan kıpırtı/ hareketler görüyoruz. May Day ile yatakta ve finale doğru duş sahnesi.
  • M'i oynayan adam 2 filmdir farklı. M değişmiş.
  • İlk kez Moneypenny biraz uzun rolde gibi.
  • James Bond'un her önüne gelen kadına kur yapması, onu tavlamaya çalışması oldukça salak ve kendini beğenmiş bir erkeği resmediyor. İLAVE NOT: Kadınların burda "Ohh James..." diye eriyip bitmeleri yerine, "Ne var lan Sokak Piçi?" lafını yapıştırmalarını beklerdim.
  • Eskiden işini yaptıktan sonra kadınları da değerlendiren bir durum varken; işten çok gözü ilk kadınlara kayıyor. Sonra bu kadın ile hem işi, hem de sevişmesi oluyor.
  • Kadınlar da sanki hiç daha önce bir erkek ile sevişmemiş acizler gibi "James... James..." diye çıldırıyor.
  • Son Roger Moore'lu 007 filmi.



15- THE LIVING DAYLIGHTS (1987)
  • Timothy Dalton yeni James Bond. Siyah saçlı, orta boylu, koca kafalı duruyor. Mavi gözlü (John Travolta'yı hatırlatıyor gözleri).
  • Suikastçi bir kadın varken birden James Bond ile arkadaş oluyorlar. Sonra kaçıyorlar. Sevimsiz bir kötü adam Rus KGB ajanı var.
  • Salak bir cello ile hayat kurtarma macerası. Süper salakça.
  • Yine karda kovalama sahnesi var. James kış zamanı çok mu yoğun? Yoksa hiç mi rahat bir kış tatili yapamayacak? Nedir bu sürekli ajan korkusu...
  • Gene içki tekrarı. (Çalkalanmış, karıştırılmamış votka-martini) [ki içkisinden belli; düzene karşı, hayatı gidişatına bırakılı] {ki kadınlar da içki tercihinden hemen hatırlıyor James'i. Bu kadar kazulet bir tercih ve öptüm-hadi bay bay diyen başka adam mı yok?}
  • Bu James Bond çok genç işi duruyor. Naif, kötü olamayacak kadar iyi görünümlü.
  • Audi araç kullanıyor.
  • kız çok salak.
  • Cello'ya özel vurgu yapıldı.
  • Kadın göğsü görüyoruz. Kadınlar koca götlü ve moda iğrenç. Büyük kilotlar, vatkalı elbiseler vs. İğrençler.
  • Timothy genç sevgili gibi. Hiç ajana benzemiyor.



16- LICENCE TO KILL (1989)
  • Güzel bir açılış ile başladı.
  • James Bond kendi yeterli değil de, yardımcısı da iş halledebiliyor tarzada bir yaklaşım var.
  • Çok salak açılış jenereği var. Film şarkısı boktan.
  • Açılış jenereğinde çıplak kadın göğüsü var.
  • Olympos, Pan Am reklamları var.
  • Köpekbalığı ile cezalandırma var. Biraz işkence vari bi sahne.
  • James Bond'un hiç gizli/ özel silahı yok. Normal bir insan koşularında savaşıp/ dövüşüyor.
  • Hala James Bond'u çıplak göremedik.
  • 90'ların disko havası, 80'lerin çok bilmişliği = boktanlık.
  • Siguerney Weaver gibi cesur bir kadın var.
  • Kötü adam genç, yakışıklı. Yardımcısı genç Benicio Del Toro.
  • Q ve oyuncakları çıktı.
  • Bond'un sırtını gördük. Ama ön vucüdunu göremedik.
  • Kısa saçlı kız (sekreter) gayet hoş.
  • Yine deniz atı var.
  • İşkence sahneleri gerçekçi/ gerici.
  • James'in ön vucüdunu da gördük. Pek kaslı olmasa da utangaçlığına vererek; James Bond'lar değişti diyelim. Orta boylu olması biraz tıfıl kalıyor. Kötüler daha uzun boylu.
  • Sanchez'in sevgilisi eski Demet Akalın imajında.
  • Bond = The Kamyon şöförü.
  • Terminatör 2'den fazla etkilenilmiş.
  • Kötü adam Sanchez gayet yakışıklı. Ve şık giyimli.
  • Paçoza James Bond.
  • Yardımcısız James Bond solda sıfır.
  • Yardımcı kız gerçekten şık ve güzel. Saç kesimi de harika.
  • Şarkı 80'lerin dans edelim, sevişelim balad'larından. Boktan.
  • Ask me darling? (Sor bana hayatım?)
         Oh James! Can you play this game with me? (Oh James! Bu oyunu benle oynar mısın? = Sevişelim mi?, Öpüşelim mi?)
         
         Sure! (Elbette / Tabii ki!) Kisses. (Öpüşürler. Sevişirler.)
  • Fena film değildi. Ama James Bond yine ikinci planda kalmış.



17- GOLDENEYE (1995)
  • Yeni James Bond çok seksi. Pierce genç ve suit elbise içinde oldukça yakışıklı.
  • Açılış sahnesi fizik kurallarına aykırı. Uçakla beraber düşüş sahnesi ve uçağı o düşüş çekiminden kurtarması.
  • Tipik ABD-SSCB salak savaş politikaları.
  • Geniş gözlü, siyah saçlı azgın kadın çok iyi. Ferrari’si müthiş.
  • Hard core seks sekansı heyecanlandırıcı.
  • Moneypenny; evde kalmış teyze misali, bekar kız modeli hiç olmamış/ yakışmamış. Sekreter/ yardımcıdan çok evde mutsuz kocasına gece geri dönecek ve 2-3 çocuğuna bakacak ev hanımı modeli hiç olmamış.
  • M artık kadın. Judi Dench. OK, güzel. Ama James ile karşı cins iletişimi/ itişmesi daha önce hiç olmamıştı.
  • Yıllar geçiyor Sean Connery, Roger Moore, Timothy Hilton derken James Bond yaşlanıyor ve gençleşiyor. Tutkuları, kabiliyeti, başarısı artıyor. Komutan oldu. Pierce Brosnan ile 30 yaşında duran bir komutan, çocuk oyuncağı gibi duruyor. Bir de Pierce daha çok suit elbise içinde, gece adamı gibi. Gerçi 90’ların modern ekşın hero’larını da yansıtıyor denizaltı dalgıç kıyafeti gibi giysi giydiğinde.
  • İlk kez 006 ile birlikte görevde beraber izliyoruz kendisini. (Bunun parodisi de "OSS 117: Kahire" filmi ile yapılıyor.)
  • Ruslardan kaçan kadın Sally Belly gibi.
  • Ful ekşın, ful ekşın derken yine romantik dakikalar. Yine aşık olmalar. Oh James’ler.
  • Kadınlar neden hep erkeklerden umut beklemek, onay almak zorunda/ öyle gösterilmekte! Zaten kötü karakter erkek tarafından zorlanan/ dövülen/ kaçırılan/ öldürülmeye çalışılan erkek değil mi!!!
  • Çılgın sadist seks savaşçısı siyahlı kadın geri döndü. James ile olan sadist ilişkisine başladı ve ah James osursan Dünya yıkılıyor. Nerden bu marifet?
  • Uuu… deniz içinde saklanan köprü çıktı. Uydu anten aparatı imiş.
  • Güzelimiz beli açık kazağı ile kocaman çanak yapay göl duvarından, üstten dibe doğru kaydı ya bir şey olmadan. Süper.
  • Bu arada çılgın sadist kızımız komik bir şekilde öldü.
  • “Öyle Bir Geçer Zaman Ki” dizisinin Cemile’si demek ki 95 yılında modaymış. O zaman da güzel, zarif ve sorumluluk sahibi, akıllı kadın simgesi imiş. 95 yılı nere… 2012 yılı ne…
  • James iyi öpüşüyor. Daha modern sevişme zamanları. Dudaklara yumulma yok artık, yaşasın. Yalnız koca kafalı gösteren arka ense saçları şık dursa da; salakça ve bakımı zor. Ayrıca zayıf vucütlu olmasına rağmen, göğsü Sean Connery’den daha kıllı. Eski kıllı James Bond’lara geri dönüş, oley!
  • Kötü adam Sean Bean cidden çok seksi. Çok yakışıklı ve yes çok seksi. Çıplak görmedik ama giyimli hali çok seksi. Konuşması, bakışları, ağzını oynatışı… Oh my God!.. 
  • Vay canına süper merdivenden düşme hareketi oldu.
  • Süper eller, süper atlamalar, süper yere çakılmalar…
  • Şimdiye kadar James Bond’un beli çıkması, belinden ikiye ayrılması gerekirdi.
  • Bitiş şarkısındaki gibi 90’lar romantizmi… ölümcül. İlk kez bitiş şarkısı var galiba. Normalde filmin şarkısı çalardı.
  • Kapanış şarkısı bok! Eric Sierra söylüyormuş.
  • Golden Eye şarkısını da Bona ve Edge yazmış.
  • Bu arada James Bond tema müziği filmde hiç kullanılmadı galiba.
  • James Bond geri dönecek dedi.


18- TOMORROW NEVER DIES (1997)
  • Şarkı biraz nakaratı yarım kalmış gibi. Klasik "If It Makes You Happy" tarzında olmuş.
  • James Bond yine yalnız değil.
  • Uyuz bir medya sahibi var. Baş kötümüz.
  • Tanıdık simalar Teri Hatcher, Michelle Yeoh var.
  • İkinci kez (GoldenEye'den sonra) James Bond yardımcı biri ile birlikte kötüye karşı savaşıyor.
  • Çin'li kız ile muhteşem bir uyumları var. Çok beğendim. Gerçi kız ikinci planda bırakılsa da motosiklet ile kovalamaca sahneleri çok başarılı ve uyumlu.


19- THE WORLD IS NOT ENOUGH (1999)

  • Bu film için de not yazmamışım. Fena değildi ama. Orta seviye. Biraz zoraki.




20- DIE ANOTHER DAY (2002)
  • Açılış güzel.
  • Şarkı animasyonu ve açılış yazı sekansı kötü. Salak grafik efektlerinden şarkı çok arka planda kalmış.
  • Pierce Brosnan yaşlanmış. Sarı ceket elbise pek yakışmıyor.
  • Kore, Hong Kong, Havana geçişi pek olmamış.
  • Halle Berry ilk görüş, devamı çok tipik. Oscar ödülü kazandı diye porno yıldızı olmasına gerek yok.
  • James Bond'ta artık de-aktif olsun. Yaş kemale erse de uzun öpüşmeler salakça. Neyse.

--
*(1): bakınız Madonna "Die Another Day" müzik vidyosu.

Blade Runner 2049

yazıyı buraya yazma: 14 Mayıs 2018. / son düzeltme: 29 Mayıs 2018. Uyarı: -- Yazı sonunda küfür var. -- Sürpriz bozucu detay, sanırım yo...