31 Ocak 2011 Pazartesi

Josept Kosinski \ TRON: Legacy in 3D

Güzel efekler, güzel motor yarışları, aerodinamik dizaynlar ve güzel bir aksiyon. Daft Punk'ı sinemada dinlemek için bile değerdi. Bilindik hikaye. Onun dışında yenilik ne var; robot dizaynları ve geçişli saydam katlar, bölmeler, kıyavetlerdeki flaşör çizgiler özgündü sanırım. Sayısal çizgileri izleme (bkz: WALL-E), oyunun içinde olma, disk taşıma; erkek, kız ve baba üçlüsü için (bkz: Matrix), Disk savaşlarında yenilenin camdan gibi paramparça olması (bkz. Terminatör 2) Kötü adam Rinzler (bkz: Yıldız Savaşları, Bölüm 1) Ordu geliştirilmesi (bkz: Yıldız Savaşları, Bölüm 2) çok benzerdi. O çizgilerde ilerlemeler bana Motorola Rarz cep telefonu tuş takımını anımsatı bi de. CLU çok iyidi. Jeff olmamış pek. Michael Sheen o kadar makyaj ve efekt ile çok zayıf olmuş. Sam ve Q en iyileri. Kelenin tepesine çıkması ve devamı da; The Dark Knight'ı anmadan geçmeyelim... Puan 3/5.

29 Ocak 2011 Cumartesi

Tom Hooper \ The King's Speech

Evet bir hafta boyunca erteleye erteleye sonunda filmi izledim.



Benim Türkçe çevirim ile "Kral'ın Konuşması" -hem konuşabilme, hem ulusa sesleniş konuşması anlamında- güzel bir film, güzel bir yönetim, güzel bir erkek oyuncu; yardımcı erkek oyuncu ve yardımcı kadın oyuncu. güzel bir sanat yönetmenliği, güzel bir kurgu, güzel görüntü ve kostümler. Ses miksi iyi. Bitiş tema müziği çok hoş...


Bence en iyi film, en iyi yönetmen, en iyi erkek oyuncu, yardımcı erkek oyuncu kesin alır! En iyi yardımcı kadın oyuncu yüksek ihtimal.


Belki en iyi özgün senaryo -the kids are all right almazsa- , en iyi kurgu, en iyi görüntü -inception belki dedirtiyor- ödüllerini de alır.


Kesinlikle sinemada izlenecek, çok keyifli bir film. Komikte yer yer.


Kral'ın Konuşması çoğu kişiyi rahatlattığı gibi, size de iyi gelecek. Puan 5/5.





Darren Aronofsky \ Black Swan

Posterini gördüğümde iTunes trailes'ta etkilenmiştim. Bazen öyle oluyor vuruluyorum bazı şeylere ilk görüşte.
Tanıtımını izlediğimde ve yönetmenini duyduğumda dudak bükmüştüm.




Oysa şimdi, az önce "Black Swan"ı izledim. Tek kelime ile mükemmeldi.
Natalie Portman oyunculuğunun zirvesinde. İzleidğim en başarılı hali. Yönetmeni, oyuncuları ve az çok baleyi de biliyorum.
Swan Lake müziğini de bundan 2 ay öncesinden dinledimdi; William Orbit'in yeni albümünde. Ona da vuruldumdu...


Yönetmenlik de çok iyi olmuş. Yönetmeni her ne kadar beni uyuz etse de bu sefer en az uyuz olduğum filmi olmuş.
Bir balerine eşlik eden balet gibi bize sunuyor filmi. Natalie ile beraber dans ediyor.


Cidden final ve finale doğru ağzım açık kaldı. A Beautiful Mind'tan beri izlediğim en güzel 2'li kişilik oyunuydu.
Sonundaki o tüylü şık dizaynlar insanı hem keyiflendiriyor hem hafifletiyor.
Artık gidebilirsiniz, "rahatladınız" diyor sanki bitiş...


Cidden mükemmel bir başlangıç olmuş Hem Natalie için hem Darren için.
Premium sınıfa hoş geldniz...


Ayrıca Vincet Cassel'i cool'lu ve yakışıklılığı karşısında öpüp, ısırasınız, Mila Kunis ilekol kola girip partiye gidesiniz geliyor. Puan 4/5.





26 Ocak 2011 Çarşamba

Oscar adayları 2011 (ve benim ruhsuz halim)

Kısa kısa adayları ve benim düşüncelerimi belirteceğim;



  • 127 saat filmi için James Franco'yu En iyi Erkek Oyuncu hiç düşünmemiştim. En iyi Film adayı için de. İlk izlediğim TV açıklamasına baktığımda aklıma gelen bu. Hilary Swank bu sene aday değil diye sevindim. Kara bahtı gibi olmuştu A. Bening için. İllüzyonist en iyi animsyonu alamayacaksa da aday olmuş. Çok sevindim. Ejderhanı Nasıl Eğitirsin'i bekliyordum; ama Oyuncak Hikayesi 3'te En iyi Film adayı da olmuş. Pes artık. O kadar iyi değildi.  Up gibi işte. C. Bale sonunda Oscar adayı. Amy Adams gene aday... galiba bayılıyorum bu kıza. Mo'Nique dünya tatlısı... Zayıflamış geldi bana izlerken... Ha bir de İnception sonunda En iyi Film adayı olmuş, 10 filme çıktıktan sonra sayı... The Dark Knight'ta çok kolay ilk ona girerdi, harcadılar filmi buna hala üzülüyorum...



İlk izlenimlerim bunlar TV tanıtımınız ileyince. Gellim Oscar'ın resmi sitesindeki listeye.


EN İYİ FİLM: Black Swan, The Fighter**, Inception*, The Kids All Right, The King's Speech**, 127 Hours*, The Social Network**, Toy Story 3, [buraya kadarkileri duydumdu. * olanları izledim. ** olanları da izleyeceğim.] True Gift, Winter's Bone. [bu ikisi hakkında pek bilgim yok.]


EN İYİ ERKEK OYUNCU: Favori sanırım Colin. Ödülün de o alması bekleniyor. İzleyip yazacağım yorumu. J. Franko fena değil. Ama ödül alacak kadar (ya da verilecek kadar) iyi değil. Şimdiye kadar ki işlerine göre ve filmi tek başına götürmesi adına değer bence. Javier için aday olabilir fısıltıları duymuştum. Jesse merak ediyorum. Diğerlerini bilmiyorum şu an.


EN İYİ YARDIMCI ERKEK OYUNCU: Bale'i duydumdu. Oscar'lık biriş yaptığına inanmak güç olsa da, izleyip yorumlayacağım. G. Rush merak ediyorum. M. Rufallo da sonunda Oscar adayı. Onu da duymuştum olabilir diye. Diğerleri gene bihaberim.


EN İYİ KADIN OYUNCU: Jennifer ve Michelle dışındakileri duymuştum. Michelle'in tekar aday olmasına sevindim. Brokeback Mountain'den beri kendini geliştirmesine sevindim. Favori (artık Oscar alsın denilen) A. Benning galiba. Gerçi daha posterini ve fragmanını izler izlemez beni en çok etkileyen ve merak ettiğim film Black Swan oldu. Yönetmeni de en nefret ettiğim drama/trajedileri yapan Darren. Bakalım...


EN İYİ YARDIMCI KADIN OYUNCU: Favori Melissa Leo galiba. Helena ve Amy'yi duydumdu. Diğerlerini bilmiyorum.


EN İYİ ANİMASYON FİLMİ: Evet bu dal hakkında konuşabilirim. Çünkü hepsini izledim. Sıralamam Toy Story 3, Dragon / İllusionist. Hepsi çok şey anlatmak istiyor ama en konu dağılmayanı Dragon. En uzun ve güzeli Toy Story 3. Ki ödülü de o alacak. En iyi çizgi film o şimdilik bu yıl. İllusionist yerine Despicable Me bekliyordum, ama o da çok konusu dağınık bir film. İllusionist aday olmasına sevindim. Çok başka bir film bu. Meraklısına ve yetişkinlere yönelik ve çok güzel bir çalışma. 2 D ama bambaşka işte. Bellivelle'de Randevu kadar iyi değil tabii.


EN İYİ SANAT YÖNETİMİ: Harry ve Inception'ı izledim. Alice ya da King's Speech dönem filmi şeklinde daha uygun olur herhalde. Diğerlerini bilmiyorum.


EN İYİ GÖRÜNTÜ: Inception güzeldi. Geniş caddeler, gökdelenler. Kar macerası. Diğerlerini izlemedim. Fikrim yok.


EN İYİ KOSTÜM: Alice versiyonu hem 1 milyar izlenme rekorunu aşması hem de diğer adaylıklar ile Oscar'da parlayacak türden bence. Makyaj, kostüm, sanat yönetmenliği alabilir diyebilirim. King Speech'i te olabilir. Diğerlerini bilmiyorum.


EN İYİ YÖNETMEN: Beklediklerim Darren ve David F. 'di. Coen kardeşler bu yıla bir film daha yetiştirmişler. Umarım bir A Serious Man daha yapmazlar...


belgesel kısmını anlıyorum, tamamen bihaberim.


EN İYİ FİLM KURGUSU: 127 Hour ahım şahım değil. Diğerlerini izlemedim. Fikrim yok.


yabancı dilde en iyi filmi de atlıyorum. Bu adaylığa Türkiye Bal ile katılamadı. Bal çok güzel bir film. Çok çok basit. Ama sanatsal.  kadar da yüksek beklenti getirecek kadar  da değildi.


EN İYİ MAKYAJ: Alice olmayacak ta kim olacak. Tüm yıl J. Depp'i gördüm sağda solda The Hatter olarak. Ha ha, Alice aday değilmiş. Fikrim yok açıkçası. Hiç birini izlemedim.


EN İYİ MÜZİK (TEMA MÜZİĞİ): 127 Hours güzeldi. Bence alır. A. R. Rahman sert müzik yapmış bu kez. Inception da güzeldi. Dragon fena değil ama ben beğenmedim. Diğerlerini bilmiyorum.


EN İYİ ŞARKI: Yazdımdı, Dido film biterken cidden yüreğinizi serinleten, ferahlatan sesi/şarkısı ile filmi noktalıyor. Ama o kadar da iyi bir şey değildi o. Diğerlerini bilmiyorum. Açıkçası Dido'ya şaşırdım. Daha iyi şarkıları var ama bu şarkı ile Oscar adayı olmuş, garip...


EN İYİ KISA ANİMASYON: Day & Night müthişti. Pixar'in şimdiye kadar izlediğim en güzel kısa filmi. Süper! Diğerlerini izlemedim ama favorim bu.


en iyi kısa canlandırma çizgi film için fikrim yok, atlıyorum.


EN İYİ SES KURGUSU: Teknik dallarda Inception için şans tanıyorum. Toy Story de güzeldi gerçi. O çılgın bebek, olamaz gene hatırladım... Diğerlerini bilmiyorum. TRON var bi de. Onu da izlemek istiyorum. Daft Punk var içinde :-))


EN İYİ SES (MİKSAJI): SALT var, inanmıyorum... Inception tekrar... Diğerlerini izlemedim. Fikrim yok.


EN İYİ GÖRSEL EFEKT: Eh gözüm kapalı Inception derim. Matrix'ten bu yana heyecanlandıran yeni bir şeyler vardı. Kalkıpta Iron Man 2 demem herhalde. O ne salak bir filmdi ya. Tüm zamanların en kötü devam filmlerinden... Harry o kadar iyi değil. Inception Harry'den iyi mesela. Diğerlerini izlemedim.


EN İYİ UYARLAMA SENARYO: Kitaplarını okumadım maalesef hiç birinin. Ama 127 Hours aslına göre biraz değişik, Toy Story 3 ise ilkine göre geliştirilmiş halde. İlkinden türetilmiş yan roller ile geliştirilmiş hali yani. Diğerlerini izlemedim.


EN İYİ ORİJİNAL SENARYO: Inception güzeldi. Özgün bir teknik. Hep hafızalardan bir şeyi silip atmak üzerine gidilirken, o rüya içine birtohum ekmekten bahsetti. Bence çokta iyi geliştirdi bu zamana kadar kendini. Diğerlerini izlemedim. Galiba favori Kid All Right. 








Son not: Bu yıl Oscar ödülleri en heyecansız, en tahminsiz yılım. Hem kaliteli film kıtlığığından hem ilgi çekici film olmamasından hiç merakım yok. King Speech, Social Network ve Fighter'ı izleyeceğim. En çok Black Swan'ı merak ediyorum. Inception'ı sinemada izledim zaten. Başka, başka da bir şey yok. Adele'nin 21 albümü de bitti. Onda da beğendiğim güzel şarkı pek yok. Makyaj espirisi bilerek yapıldı. 








24 Ocak 2011 Pazartesi

23 Ocak 2011 Pazar

Danny Boyle \ 127 Hours

Beklediğimin aksine (aksiyon, macera ve daha çok görsel) daha karamsar, klasfobik ve sıkıntılı geçen bir film. Ama güzel. Yer yer "flashback" şeklinde eskilr ile hesaplaşmalar, yalnızlığın vermiş olduğu paranoya hissi ve en sonundaki "kurtulma" isteği dikkat çekiciydi. James Franco fena değil. Çokta iyi değil ama. Orta halli bir film. Filmin çoğunda 3şert gösterilmesi ve hızlı yaşamı bana hep Madonna \ Ray of Light vidyosunu anımsattı. Müzikler hoş. Dido'nun sonunda şarkısı ile gerginliğinizi, biraz huzura bırakıyorsunuz. Aşırı benciliiğin ve dikkatsizliğin nelere sonuç verebileceğini ve hayatın nasıl basit şeyler için var olunabildiğini hatırlatıyor. Puan 3/5.

6 Ocak 2011 Perşembe

Arada

Ne yapıyorum?



Bilgisayarımın adaptör aksesuarında sorun yaşıyorum. O yüzden bilgisayar pek kullanamıyorum.



Tevo Howard featuring Tracey Thorn "Without Me" single'ni,

Anjelika Akbar "Raindrops by Anjelika" ve "İçimdeki Türkiyem",

Joss Stone "Mind, Body & Soul",

The Black Keys "Brothers"



ve The Beatles "Red Album" and "Blue Album" albümlerini dinlemeye çalışıyorum.



ALES Bahar dönemi için çalışmaya başladım.



Bir yandan kitap okumaya çalışıyorum.

Film, dergi ve konser derken... zaman geçiyor.

1 Ocak 2011 Cumartesi

redd şarkıları - #1

aslında neden "seni buldum (softcore)" bir numara diyebilirsiniz... O kadar güzel bir performanstı ki, redd'in en güzel hali idi.
berke elektrik gitar soloları olsun, mandolin olsun; nasıl raikalar yaratıyor vidyoyu sizde izleyip şahit olabilirsiniz.

ayrıca bis olacağını 2. bölüm listesinden bildiğimiz üzre doğan'ın hadi bize müsade demesine çok güldük.
o kadar naz olacak elbette. başımız üstünde yerleri var. bir döndüler, pir döndüler...

berke özgümüş, konserde baba olmak üzere idi. her halde artık baba olmuştur. kendisini tebrik edelim. sağlık ve sıhhat dileyelim.

bir numarayı benim redd'i daha da çok sevmemi sağlıyan şarkı olarak seçiyorum.
güneş'in yorumunu dinleyerek yeni yıla girsem de, şimdi seni buldum (softcore) çalsın.

ve bir itiraf koserdeki çoğu kişinin fotoğraf makinasında yer kalmamış bu son şarkıyı kaydetmeye.
iyi ki yanımızda çekim yapan babylon kameraları eksik bir kaç kısım (berke'nin konuşması ve vd.) ile çok güzel kurgulamışlar.
aklıma daltonlar'ın tıngır mıngır halleri gelse de, elleri sağlık berke hatipoğlu.

konuklara gelince: diyecek laf yok. özge olsun, aylin olsun, yuri olsun, bir geldiler, pir geldiler...
iyi ki sizin yörüngenizdeyim. 
iyi yıllar!


#1: prensesin uykusu (PÇVB hali)
#2: güneş - while my guitar gentle wraps
#3: redd - seni buldum (softcore)

Blade Runner 2049

yazıyı buraya yazma: 14 Mayıs 2018. / son düzeltme: 29 Mayıs 2018. Uyarı: -- Yazı sonunda küfür var. -- Sürpriz bozucu detay, sanırım yo...